Audrey Albert Hufflepuff III. Sınıf
Yaş : 28 Kayıt tarihi : 06/11/10 Mesaj Sayısı : 1 Mücadele Tarafı : Karanlık Belirgin Özellikleri : Sezgi,Hayalperest,Sempatik RP Sevgilisi : Aşka inanmam
| Konu: A U D R E Y / Albert. C.tesi 06 Kas. 2010, 12:45 | |
| [size=11] Oyuncunun Adı: Selvi Oyuncunun RP Deneyimi: 1 yıl İstenilen Sınıf: III.- IV. sınıf ve üstü Karakterin Tam Adı ve Soyadı: Audrey Albert Karakteristik Özellikleri: Aslında onu anlatmanız için onunla birlikte 1 yılınızı geçirmiş olmanız lazım. O ıssız bir sokakta kaybolmuş dışı saf içi acılarla dolu bir kedi gibidir. Onu belirleyen şey sezgileridir. Biraz kıskanç olması kimsenin zararına dokunmaz. O güvenilir kişilerden hoşlanır. Kolay kolay kimseye gönül vermez. Zor bir kişiliğe sahiptir anlayacağınız. Ayrıca maceralara hasta bir kişiliği vardır. Sevdikleri: Müzik dinlemek Tehlikeli görevler Alışveriş yapmak Arkadaşlarıyla vakit geçirmek Büyülerle uğraşmak Sevmedikleri: 2 Yüzlülük Popüler kişiler Ukala kişilik Örnek Rol Oyunu;- Spoiler:
Sabah Telaşı
Güneşe iyiki doğdun dermiş gibi,kalktım yatağımdan. Aslında biraz heyecanlı biraz endişeliydim. Yatağımdan kalktım ve koridorun sol köşesindeki kapıyı açtım. Yüzümü yıkamak için musluğu açtım. Soğuk suyu avucumun içine dolması bekledim,ve avucumdaki suyu yüzüme çarpmış şekilde buldum. sıra saçımdaydı.Saçımı nasıl yapacağımı düşünmeye başlamıştım. Düşündüm,düşündüm ve saçımı bir palmiya ağacına benzetmeye çalıştım. Sihirli birazda çılgın tarağım,benim için eşsiz bir tarak doğrusu. Biraz ordan biraz burdan düzelt bir tel çek,şahane olmuştu,saçım. Rengarenk tişörtüm,kareli mini eteğim,renkli muz çoraplarım,tamamlıyordu beni.
Durmadan yeni okulumu düşünüyordum. Yeni dostlarım belki iyi,biraz kıskanç,birazda kopuk olabilirdi. Onları düşünmeye yetecek kadar vaktim yoktu. Aşağı indim ve babam yine marifetlerini masanın üzerine sermişti. Kokusunu alabiliyordum kahvaltının. Babamın gözleri beni ararcasına etrafı seziyordu. Ben parmaklarımı aşağı yukarı doğru sallayarak; -Baba burdayım,merak etme senin kahvaltını yemeden şurdan şuraya gitmem. diyerek bi koşu sandalyeye oturdum. Annemde babamın yanına oturdu ve kahvaltımızı ettik. Ben kahvaltımı ettikten sonra portmantodaki bir yanı mor diğeri pembe bir tarafı siyah her yeri parlak converslerimi arıyordum. Nihayet buldum ve yerinden aldım.
Annem kısık sesiyle - Hadi Aud ayakkabılarının bağcıklarını bağlamada biraz daha seri davran, düşünmeye zamanın yok,biliyorsun. dedi. O laftan sonra ellerim bir jet gibi bağcıklarımı bağladı. Annemde yeni evimizin taşıma,koyma ve dizme stresinden hala kurtulamamıştı. Çok yorgundu anlaşılan. Kendi kendine mırıldanıp, -Acaba şu sarmaşıklarla çevrili vazoyu sol köşeyemi koysam, yoksa sağ köşeyemi koysam diye söyleniyordu. Anlaşılan annem bayağı, eşyaların düzenine kafasını takmıştı. Eski eve taşındığımızdada böyleydi doğrusu. Ama zaman geçtikçe karar vermişti bazı eşyaların duruşuna,şekline ve yerine. Umarım bu evimizdede bukadar uzun sürmez bu eşyalarım,yeri ve duruşları. Çünkü annem her bir eşya için bana danışmadan şurdan şuraya bile kıpırdatmazdı. Benim fikirlerim onun için çok önemliydi. Ama bu durumdan rahatsız olsamda,hiç sıkılmadan cevap verebilirim, benim fikirlerim birileri tarafından önemli görülüyorsa, o kişilerde benim için çok önemlidir. ...
Gemi Sefası
Koskoca bir gemideydim ve çok güzel bir dans müziği çalıyordu. Müthiş ve büyüleyiciydi herkes dans ediyordu. Ne yazıkki kimse beni dansa kaldırmamıştı. Garson elinde bir klasik tepsi,üstünde kanepe, şarap, kokteyl vs. şeyler ikram ediyordu.Arkadaşım Maddy çoktan kokteylini bitirmişti bile.Garsonu buraya çağırıp yine birşeyler almak istiyordu belliki.O durumundan memnundu.Biraz etrafa bakındım.Hayallere dalıyorum.
İşte içeriye çok yakışıklı gözleri mavi,beyaz tenli,saçları hafiften sarıya benzer bir çocuk beliriverdi.Maddy farketmedi,ben çocuğu tepeden tırnağa kadar süzdüm.Muhteşem bir şeydi bu.İçimde sevgi tomurcukları beliriverdi.Bambaşka bir şey vardı içimde.İçeri girdi ve etrafa bakındı,beni gördü. Biraz heyecanlanmıştım doğrusu. Yanımız boştu ve , "Müsaitseniz oturabilirmiyim?" dedi.Bizim heyecandan dilimiz dolanmıştı. Ben yumuşak bir sesle "Tabikii" dedim. Oturdu ve garsona birşeyler getirmesini rica etti. Bize dönerek "Merhaba ben Jack memnun oldum." dedi. Bende buna karşılık "Bende Audrey memnun oldum." dedim. Maddy yerinden kalktı ve denizi seyreden,yalnız bir kızın yanına gitti. Baş başa kalmıştık. Ben iyice heyecanlanmıştım. Gözlerimin içine bakıyordu. Büyüleyiciydi . Ben bu çocuktan hoşlanmaya başlamıştım demeye kalmadan Maddy "Heeyy Aud beni bu çocukla tanıştırmayacakmısın?" diye sordu. Bende "Bu Jack,Jack buda Maddy." dedim. Maddy yanıma oturdu,ve sohbet etmeye başladık. Maddy hoşlandığı şeyleri merak ettiğini sordu. O da "Ben müzik dinlemeye bayılırım. Ayrıca arkadaşlarımla bir yerlerde eğlenmeyi güzel vakit geçirmeyi severim." dedi. Maddy buna karşılık,"Hımm" diye cevap verdi. Jack "Audrey neden hiç konuşmuyorsun?" diye sordu. Ben "Çekiniyorum desem?" dedim. Jack "Çok sessiz bir kıza benziyorsun,konuşkan tiplerden değilsin yani." dedi. Yüzümde ufak bir tebessüm oluşmuştu. "Teşekkür ederim" diye cevap verdim. Jack "Neden bizde dans etmiyoruz?"dedi.Ben o anda şaşırmıştım doğrusu. Bana "Benimle dans edermisin?"dedi. Kalbim küt küt atıyordu. Buna karşılık hayır diyemezdim. Bu soruya karşılık "Tabi neden olmasın." diyerek elimden tuttu ve ayağa kalktık.Dans etmeye başladık.O bana ben ona bakıyordum. Çok romantikti. Beni çok etkiliyordu.Gözlerimizin içine bakıyorduk.Bana birşey söyleyecekmiş,fakat utanıyormuş gibi geldi.Sonra bana "Audrey biraz erken ama senden biraz hoşlanıyorum."dedi. Çok utanmıştım doğrusu.Birşey diyemedim.Bende ona dönerek "Bende senden hoşlanmaya başladım." dedim. Gözlerinin içi parladı. </STRONG>
| |
|
Seçmen Şapka Seçmen Şapka
Kayıt tarihi : 22/06/10 Mesaj Sayısı : 123 Mücadele Tarafı : Hogwarts.
| Konu: Geri: A U D R E Y / Albert. Paz 07 Kas. 2010, 02:22 | |
| | |
|