Fiendfyre
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Son Ceza

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Sapphire Nylenia Demexas
Slytherin VI. Sınıf
Slytherin VI. Sınıf
Sapphire Nylenia Demexas


Gerçek Adı : Merve xP
Yaş : 35
Kayıt tarihi : 25/10/10
Mesaj Sayısı : 17
Mücadele Tarafı : Karanlık
Belirgin Özellikleri : Sabırsızlığı

Son Ceza Empty
MesajKonu: Son Ceza   Son Ceza Icon_minitimeCuma 29 Ekim 2010, 01:04

Kişiler: Sapphire Nylenia Demexas, Damien Hercules Demexas

Zaman: Gece saat 11.00 den sonra.

Kurgu:
Hayatını yeni bir dönemece sokmak uğruna her şeyi kaybetmeyi göze alan bir insan, tutunabileceği son şey de avuçlarından kayıp gitmesin diye kendini en fazla ne kadar zorlayabilir? Peki ya bu hayal ettiğinden çok daha zor olursa?

--


"Bir iz bırakmadan yaşayıp ölmektense, hiç yaşamamış olmak yeğdir."
Ünlü Eyfel kulesi... Muazzam ayakların dibinde durmuş, yukarıya doğru dalgalanarak, kulenintepesinde loş ve gizemli bir parlaklık oluşturan ışıkların ahenkli oyunlarını izlerken, aklını geçmişin anılarından arındırmaya çalışıyordu genç kız. Ne de olsa beş ay önce kendi isteğiyle geçmişine set çekmiş, kararlı adımlarlageleceğine yönelmişti. Ailesi gibi sessiz sedasız, kimseye zararı da, yararı da dokunmayan, iz bırakamayan, silik bir yaşam belirtisi olmak istemiyordu. Ne anlamı vardı ki öyle hayatta kalmanın? İnsan gücü varken bunu kullanamıyorsa,statünün, iktidarın ne önemi kalıyordu? Bu düşünceler, bir zehir gibi usul usul beynini kemirirken başını iki yana salladı Nyl.

Ailesinin arkasındadurduğu değerlerden bu kadar nefret ediyorken, ne işi vardı peki şimdi burada,özgürlük, eşitlik, kardeşlik gibi saçmasapan iddiaların doğum yeri olan bu ülkede? İç geçirdi ve istemsiz adımlarını merdivenlere yönlendirdi. Normalde gitmesi gereken yerden bir adım bile öteye, yanlışlıkla bile olsa gelmiş olsa,nefret ederdi. Ama şimdi içinden gelmemişti gelir gelmez yukarıya, Eyfel kulesinin tepesine, Damien’la buluşacakları yere çıkmak. Ne diyecekti ki kardeşine? Buluşma isteğini kabul ettiğinde neler geçmişti aklından? Peki ya Damien onunla ne konuşmak istiyordu? Kalbini arkasına alarak ona bile avazı çıktığı kadar bağırdıktan ve haketmediği laflar sarf ettikten sonra, gerçekten de kendisine tekrar ‘kardeşim’ diyebilecek kadar alçak gönüllü müydü? Saf budala. İkizi böyleydi işte – biri, sevmediği bir kokuyu uzun süre burnunun dibinde tutsa, kokuyu gidermek için çözüm aramaz, alışana kadar beklerdi.Gerektiğinden çok daha fazla pasifti, ve bu genç cadıyı fazlasıyla sinirediyordu.

Ancak yine de, herçağırdığında koşa koşa onun yanına gitmekten kendini alamıyordu işte. Ne ironi ama. Hala çözemediği bir nedenden dolayı, gözü döndüğünde bütün dünyayı arkasına alabilirken, aklı Damien’a söz geçiremiyordu. Mantığının çaresiz kaldığı tek nokta buydu. Belki de tek zayıf yönü. Bu hastalıklı düşüncenin hayaleti, sanki ondan kaçmak istiyormuşçasına adımlarını sıklaştırmasına nedenoldu. Düşüncesine bile katlanamadığı acizlik bir kez daha kardeşinin formunda karşısına çıkınca, içinden Damien’a sövmeden edemedi.

Birkaç dakika sonra,kulenin gizemli tepesine çıkmıştı bile. Mimarisi ve heybetiyle hiç bir zamantam anlamıyla dikkatini çekememiş olan ünlü Eyfel, tam da bu noktada vurdu genç kızı. Aşağıdaki Muggle yapımı zayıf ışıklandırmanın tepedeki cılız yansımasıyla, dolunay ışığının daha güçlü ve daha doğal olan ışıltısının buluştuğu bu nokta. Aklının mayhoş bir isteksizlikle kıyısında dolandığı düşünceleri bir an olsun arkasına bırakıverdi Nyl ve geldiğinden beri ilk kez biraz heves göstererek, koşar adımlarla kenara ilerledi ve kollarını parmaklıklara dayayarak bedeninin biraz öne kaykılmasına izin verdi. Eyfel’e gelmek pek de kötü bir fikir değildi belki de. Doğallığın ve yapaylığın uygunsuz birleşimi, inançlarını daha da körüklüyorve bir üst basamağa taşıyordu.


Onlar, büyücüler ve cadılar, doğaldı. Olması gereken. Bu dünyayı ayakta tutabilecek kadar güçlü ve iradeli olan. Muggle pislikleri onların zayıf bir yansıması gibiydi sadece. Yapay ve yapmacıklardı. ‘Hak etmiyorlar…’ diye mırıldandı kendi kendine, sesi o kadar alçak çıkmıştı ki, rüzgarın bir yanılsaması gibi gelebilirdi kulağa. ‘Çok daha iyisini yapabiliriz, yaptık ve yapıyoruz. Sence de öyle değil mi, kardeşim?’ Bedenini ve başını hafifçe çevirerek Damien’la yüzleşmek için arkasına döndü.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Son Ceza
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Fiendfyre :: Yerleşim Merkezleri :: Paris :: Eyfel Kulesi-
Buraya geçin: